Dijital Esaretin Öznesi, Sosyal Medya Şöhretinin Nesnesi Olmayalım

Canına yandığımın ülkesinde her gün ayrı olay her gün başka bir gündem…

Şimdi de sosyal medya ya düşen camide nikâh görüntüleri.

Bir kaç gündür;

Yok efendim camide nikah akdi olur mu?

Bizim Dînî teâmül ve gelenek/ kültür geçmişimizde böyle bir uygulama var mı

Hristiyan adeti mi?

Camiler, Müslümanların temiz maksatlarla toplandığı temiz mekânlardır.

Camiiler, Müslümların toplandığı, istişare ettiği ilim öğrenmek için gittiği ve hatta zorunluluk halinde uyuduğu sosyal ibadethanelerdir. Nikah kıymanın, edep çerçevesinde pasta kesmenin nesi yanlış?

Cami ve Mescidlerde nikah kıyılması efendimizin (s.a.v) uygulaması ile sabittir. Bu hüküm sonradan da nesh edilmediğinden cami ve mescidlerde nikah kıyılması tabii bir olaydır.
Bağnazlığın lüzumu yok!

Camiyi sosyal hayatın dışına ittik aynı duvara astığımız Kur’an gibi. Böylece din ile sağlıklı bir ilişki kuramadık. Kutsalla kurulan patetik ilişkilerin sıradan bir örneğine dönüştü dinle ilişkimiz.

Diğer açıdan baktığımızda, camiyi, nikâhı, evliliği suistimal eden yok mu?

Olmaz mı!

Sosyal medya ile birlikte bazı tipler türedi…

Kabede aşk tazelemeler, Camiide avizenin altından poz vermeler…
Yok beni sabah namazına kaldıracak eş arıyorum şeklinde paylaşımlar .
Ayrılınca da ayetlerle göndermeler yapan evliler, sevgililer.
Öylesine azınlık kaldık ki kendini ifşa etmeyen.

Sözün özü, camide söz de kesilir, düğün pastası da. Ama camiyi “bistro cafe” şeklinde kullanılmadığı takdirde.

Camide nikah da kıyılır. Fakat nikah için cami kıyılmadığı takdirde.

Eğer suistimal edilirse, cami avlusunda erik dalı oynamaya kadar gider.

Velhasılı, sosyal medyaya camide nikah görüntüleri düşen bu genç kardeşlerimin iyi niyetli olduklarını düşünüyorum.

Fakat gafletten kaynaklanan iyi niyet sizi dijital esaretin öznesi, sosyal medya şöhretinin nesnesi yapmasın.

Selam ve dua ile…