Kâfirlerin planı Allah’ın kudretini geçemez
Kâfirlerin planı Allah’ın kudretini geçemez
Ormanlarımız ve yüreklerimiz yanıyor, ciğerlerimiz kavruluyor. Topyekün canlılar mahvoluyor. İtfaiye, devlet, asker ve sivil herkes alanda koşuşturuyor.
Kim mi yaktı?
O mu yaktı?
Bu mu yaktı?
İklim değişikliği mi?
Devlet yetersiz mi kalıyor?
Yangın söndürme uçağımız mı yok?
Aman Allah’ım, delirmek üzereyim.
Bunca eleştiri yapılırken hiç mi aklınıza gelmiyor? O’nun bunun çocuklarının hiç mi suçu yok?
Nefretleri yangından daha büyük. Devlet düşmanlığı yangın acısının önüne geçmiş nereden nemalanacaklarını şaşırmışlar. Daha fenasını söyleyeyim; yangınlar büyüse de devlet aciz kalsa diye umut bekleyen bir kitle var.
Bir kaç orman daha yanarsa hükümet düşer diyen çıkmadı mı daha?
Uçak, helikopter yok, devlet yetersiz diye ellerini ovuşturarak tweet atanlarla, pkk ya her evden bir oy verenler aynı kişiler…
Şereften, insaniyetten yoksun tek amacı kuzu siyaseti olan zavallı bir gûruhsunuz.
Yakanlara iki laf edin be ,
Devlet her zaman var ,
Dört bir koldan yakıyorlar.
Ve devlet her yerde…
İki laf da yakanlara et…
Yangın uçağı diye tutturan sayın geri zekalı kardeşlerim;
Uçak, tır, helikopter, motosiklet. Zamanla yarışıyorsun, atik olmalısın, dar alanlarda manevra yapabilmelisin, havada asılı kalıp nokta atışı yapman gerekebilir…
Orman Fakülteleri Derneğinin yayınladığı makalede ”Ülkemizde ve dünyada orman yangınlarıyla mücadelede çoğunlukla kullanılan K-32 ve Mi-8 cinsi yangın söndürme helikopterlerinin su taşıma kapasitesi 2,5 tondur. Bu helikopterler uçakların su ikmali yapabildiği su kaynaklarının yanında, Orman Genel Müdürlüğü tarafından yangına hassas bölgelerde her 5 km de bir tane olacak şekilde yapılan, 400 ila 1200 ton kapasitesi olan havuz ve göletlerden su ikmali yapabiliyor. Uçakların 1 saatte iki defa 4’er tondan 8 ton su ikmali yapabilmesine karşın helikopterler bir saatte ortalama 8 defa ve her seferinde 2,5 tondan 20 ton su ikmali yapabiliyor.” ifadeleri yer almıştır.
Yangınlara helikopter ile müdahalenin uçaklara nazaran çok daha hızlı ve faydalı olduğunu salağa anlatır gibi anlatmak istiyorum ama sonra vazgeçiyorum çünkü bu ülkede kimsenin bir şeyi anlamaya niyeti yok…
Mesele anlamak değil ki. Ormanı yakanlar ile algı körükleyenlerin amacı aynı değil mi?
Olayın bütününe bakınca şu anda konuşulması gereken konu bunlar mı?
Yapılan çalışmaları yetersiz bulabilirsiniz. Ama hakikati gizleyemezsiniz. Bu devlet gerekeni yapmaya çalışıyor. Siz cambazlık yapıyorsunuz.
Birkaç ay önce Can Ataklı, “Recep Tayyip Erdoğan’ın gitmesi için büyük felaketler olmalı. Büyük bir yangın ama bir orman yangını değil. Tüm Avustralya’yı yakan kadar büyük bir yangın.” demişti. Bunu da hatırlatmadan geçemeyeceğim. Felaketten medet umanlar, umduklarına gark olurlar…
Felaketlerimizi dahi politize ederek siyaset devşirenlere çok yazık!! Bu vatan hepimizin, vakit ortak acılarımızın üstesinden gelebilmek için el ele verme vakti.
Kafirlerin planı Allâh’ın kudretini geçemez. Allâh-u Teâlâ, söndürmeye çalışan tüm görevlilerimize yardım etsin, onları zarar görmekten muhafaza etsin.
Mü’minlerinin gönlüne imanın huzurunu lütfederek kainatın hakikatini öğreten Mevlamız!
Yaşadıklarımızdan ibret alarak kendimizi aşabilmeye,
Sana olan teslimiyyetimiz ile kainatı okuyabilmeye, emanetine ihanet etmeden tertemiz bir ruh ile huzuruna çıkabilmeye, bizi muvaffak kıl.
Selam ve dua ile…