Oruç tutmak çok şeydir fakat her şey de değildir!

Bir kaç genç Ramazan ayında yaşlı birinin kuytu bir köşede gizliden yemek yediğini görürler..

Alay ederek ; ”Hayırdır oruçlu değil misin dede”

Yaşlı adam : ”Tabi ki oruçluyum
sadece su içip yemek yiyorum”

Gençler gülerek ”Gerçekten mi” derler.

Yaşlı adam : ”Gerçekten tabi ;

Yalan söylemiyorum ..
Kimseye kötü gözle bakmıyorum ..
Kimseyle alay etmiyorum..İsrâf etmiyorum ..
Kimseye hakaret etmiyorum ..
Kimsenin gizlisinin saklısının ardına düşmüyorum .
Gıybet etmiyorum .
Kimsenin malına göz dikmiyorum.

Lakin bir hastalıktan dolayı
Mideme oruç tutturamıyorum o kadar..”

Yaşlı adam gençlere dönerek : ”Peki siz
Oruçlu musunuz?”

Gençler utanarak başlarını önlerine eğip:

Hayır oruçlu değiliz sadece yemek yemiyoruz.

Ramazan’ın farklı bir ruhu var , farklı bir kokusu, farklı bir tınısı var…

Ramazan, insanın fıtratını keşif ve kişiliğini inşa iklimidir.

Ramazan’da oruç tutmak çok şeydir fakat her şey de değildir.

İnsan ruhu, tabiatı gereği zaman zaman dinlenmek, durulmak ister; dünya arzının üzerinde kendisinden ne kastedildiğini anlamak ister.

Dijitalite narkozuyla makineleşen duygularımızı, her aykinden başka esen şefkat ve rahmet meltemleriyle uyandıran, gönlümüzün yaşını silen, bizi birbirimize fakat daha çok kendimize yaklaştıran gülbahar mevsimidir Ramazan.

Öyle ya, sürekli hareket halinde olmazsak yaşamazmışız yanılgısından, savrukluğumuzdan, bitmeyen kavgalarımızdan sıyrıldığımız, yavaşlama ve dinginleşme ayıdır.

Gündemimizde olsun olmasın, dışarıdan gelen tonlarca sese yetişebilmek için içimizdeki sesi susturmamızın gerekmediği bu hicri ayı, belki de en çok bu yüzden özleriz.

İşte Ramazan, tüm bu özlemlerimizle, kendisine münhasır oruç ibadetinden çok daha fazlası için Kudüs sokaklarını aydınlatıyorsa biz de kendimizi bu rahmetin celbine hazırlamalıyız.

Ama El-Furkan’la olucak bu, ama Siyer-i Nebî ile, ama oruçlarımızla, sahurlarımızla, teravih sonrası yanımızdaki din kardeşimizle kucaklaşmalarımızla, ama müslüman coğrafyasına ettiğimiz dualarla, niyetine girdiğimiz bir aylık iyilik imsakiyeleriyle ya da yine ve yeniden başlamalarımızla…

Hayat her daim düz bir çizgide seyretmez, o yüzden buruk olma; bu seni Ramazan’ın her haline umutlanmaktan alıkoymasın.

Selam ve dua ile…